Hepimiz sağlığımızı tehdit eden COVID-19 pandemisi nedeniyle zor zamanlar geçiriyoruz. Hakkında bilinenlerin azlığı, henüz bir tedavisinin olmayışı, dolayısıyla bu pandeminin ne zamana kadar devam edeceği konusu kocaman bir belirsizlik. Zaten COVID-19’a karşı yaşadığımız stresin nedeni başlı başına bu değil mi? Stres ve kaygı yaşamamız olağanken Covid-19 stresiyle mücadele etmek, hem fizyolojik hem psikolojik olarak bunun üstesinden gelmek mümkün. Peki ama nasıl?
Stresi ve Stres Kaynağını Tanımak
Şu sıralar stres eşittir Covid-19 pandemisi. Ama genel olarak stres, biyolojik mekanizmamızın hayatta kalma ve kendini savunma dürtülerinin açığa çıkmasıyla oluşan reaksiyonlarımızdır. Daha açık ifade etmek gerekirse çevremizde ve iç dünyamızda gelişen ‘her şeyi yolunda’ tutmamıza yardımcı olan duygumuzdur diyebiliriz. Yani tanımından da anlayabileceğimiz gibi bizim için pozitif teşvik edici ve aslında ihtiyacımız olan bir hissiyat. Yalnız dikkat burada kilit bir nokta var; denge! Yani stresin azı karar çoğu zarar. Stres aynı zamanda içinde bulunduğumuz şartlarımıza, karakter yapımıza ve stresi meydana getiren olgulara göre kontrolünü sağlamakta zorlanabileceğimiz bir hissiyat. Olması gerekenden fazla meydana gelen stresin birçok zararı var. Bunların başında bağışıklık sistemimizi zayıflatarak sağlığımızı savunmasız hale getirmesi yer alıyor mesela. Ve Covid-19’a karşı bildiğiniz gibi en kuvvetli silahımız bağışıklığımız.
Günlük yaşam stresimize ek olarak Covid-19 salgınının küresel çapta yaşattığı stres, kaygı, üzüntü ve belirsizlik stresi kontrol altında tutmamızı zorlaştırıyor elbette. Özellikle Covid-19’un ülkemizde hızla yükseliş gösterdiği şu zamanlarda içinde bulunduğumuz durumu mantıklı yorumlayarak hareket etmek önemli. Karantina günlerine sadık olarak evde kalmayı sürdürmek, yeterli hijyen koşullarını sağlayıp bağışıklığımızı güçlendirmek stres kaynağının etkisini azaltacak. Ve bunu sağlamakta yine dengeli stres sayesinde mümkün olacak.
COVID-19 Stresiyle Mücadele Etmek İçin Alınabilecek Önlemler
Hayatımıza aniden ciddi düzeyde değişime sebep olan ve son derece tedirgin edici bir sağlık tehdidi girdi.
Bir anne, eş, evlat vs. herkes kendinden çok sevdikleri için endişelenip derin düşüncelerin getirdiği kaygıyla mücadele etmek zorunda. Bu mücadeleyi kolaylaştırmak için yapabileceklerimize göz atalım.
Önce farkındalık kazanmak
İçinde bulunduğumuz durumu doğru kaynaklardan takip ederek değerlendirmek, durumun ciddiyetini anlayarak sorumluluk almak, gerekli önlemleri özenle uygulamak kısaca farkındalıkla hareket etmek. Farkındalık, ne yaptığınızı bilmenize yardımcı olarak daha özgüvenli ve daha güvende hissetmemizi sağlayacak.
Kabullenmek ve bakış açımızı değiştirmek
Covid-19 salgınının akıbeti en belirgin belirsizlik kaynağı önce bunu kabullenmek gerek. Yani ne kadar bu durumla mücadele edeceğiz, aşı bulunabilecek mi, karantina günleri ne kadar bir zaman alır, bu tehlike ne zaman geçer? hepsi muamma… Zaten bizi asıl strese sokan şey de bu. Ama bunu mümkün olan en erken zamanda kabul etmek değişen hayatımıza adaptasyon sürecimizi kısaltıp uyum sağlamamızı kolaylaştıracak. Haliyle stres seviyemiz daha kontrol edilebilir seviyelere inecek. Bunu yaparken aşağıda da değindiğimiz gibi olaylara daha sağlıklı bir bakış açısı olan iyimserlikle yaklaşmak, işimizi kolaylaştıracak.
Sorun odaklı değil duygu odaklı olmak
Covid-19 salgınının Çin’de ya da başka bir ülkede başlamış olması, hasta ya da ölüm oranının kayıtlara geçenlerden farklı olması ortada olan sorunumuzu değiştirmeyecek. Cep telefonlarımıza gelen felaket senaryoları bizi panik yapmaya itmekten ya da getirdiği bıkkınlıkla koyvermişliğe sürüklemekten başka bir işe yaramayacak. Önemli olan ne hissettiğimiz ve bununla nasıl baş edebileceğimize odaklanmak.
Nefes egzersizleri ve meditasyondan yararlanmak
Ruhsal olarak ne ile ilgilenirseniz ilgilenin sizi meditasyon yapmaya davet edeceği kesin gibi bir şey. Zihnimiz bir makine (süpersonik bir makine hem de) gibi sürekli çalışıyor ve aslında oldukça yoruluyor. Olağan çalışmasının yanında sürekli uyarana maruz kalan beynimizi (sürekli kortizol ve adrenalin salınımı ile) meditasyonla dinlendirmek daha sağlıklı düşünmemizi sağlayacak.
Nefes egzersizleri ise öfke, kaygı, üzüntü ve stres gibi duygularımızın anlık olarak yükselişe geçtiği zamanlarda yararlanabileceğimiz ve kesinlikle işe yarayan bir gerçek nefes alma biçimi. Nefes, zihnin doğasında olan anda kalma ve farkında olmayı besleyecek ve zihnimizin boşalmasını sağlayacak.
Organize olmak ve sosyal iletişimden yararlanmak
Sosyal izolasyon bizi sevdiklerimizden fiziksel olarak ayırsa da telefonlaşmalar, görüntülü konuşmalar ile iletişimimiz devam edebilir. Hatta bazen normalde konuşmaya ayıramayacağımız zamanları bile yaratabilir bu durum. Sevdiklerimizle konuşmak, dertleşmek iyi olduklarını duymak bizi rahatlatacak şeylerin başında.
Zihnimizdeki dağınıklığın önüne geçmek için organize olabiliriz; listeler yaparak, mutfakta vakit geçirerek, çocuklarımızın oyunlarına ‘gerçekten’ dahil olarak… Bu sayede akışı yavaşlatıp sindirerek yaşayacağımız kaliteli zamanlarımız olacak.
Kendimize değer vermek
Günlük hayatın akışında kendimizi ikinci plana atıp önceliklerimiz yerine iş, eş, çocuk vs. koyabiliyoruz. Bu durum genellikle karşımızdaki için fedakar olma duygusundan geliyor olabilir ama unutmayın kendine yararı olmayan bir insanın başkasına yararı olamaz. Kendine değer vermek iyi bir beslenme, iyi bir uyku, dinlenme, eğlenme ve benzerlerini içinde barındıran öz saygıdır. Sağlığımızın iyi yönde ilerlediğini bilmek bunun için elimizden geleni yapmış olmak başlı başına stres seviyemizi aşağılara çekecek.
COVID-19 Stresiyle Mücadele Etmek İçin İyimser Olmak Neden Önemli?
Çoğumuz için iyimserlik, sorumsuzlukla ya da sağduyu yoksunu olmakla karıştırılıyor. Tıpkı kötümser olmanın gerçekçi olmakla karıştırılması gibi. Aslına bakarsanız ölçüyü kaçırdığınızda olayların karmaşıklaşması çok zor olmasa da önemli olan her şeyde olduğu gibi bunda da dengeyi tutturmak. İyimser olun! Bunu yapmak ‘bana bir şey olmaz’ diye düşünmek değildir aksine olumsuz durumlarla karşılaşma ihtimalini ciddiye almaktır. Covid-19 için örneklemek gerekirse iyimser olmak, ‘’bu konu ölüm tehlikesine varan bir ciddiyet içeriyor ancak kendimi korur ve gerekli önlemleri alırsam bu pandemiden en az zararla çıkabilirim. Her şey geçiyor bu da geçecek ve hayat devam edecek’’ diyebilmeyi sağlayacak. Ayrıca şuan kötü düşünmek, vesvese yapmak, karamsar olmak hiçbir şeyi daha iyi hale getirmeyecek. Hatta mücadelemize gölge düşürüp her anlamda enerjimizi düşürecek bir bakış açısı. Yine kötümser olmak yerine dengeyi sağlayarak temkinli olmayı başarmak gelecek için öngörülerimizi daha isabetli yapmamızı sağlayacaktır.
İyimser olmak strese karşı daha dirençli olmamızı ve stresimizi kontrol altında tutma stratejilerimizi geliştirmemize yardımcı olan bakış açısıdır. Neye niyetli olduğunuz en az ne yaptığımız kadar önemli. İyimserliğin fiziksel ve ruhsal olarak bize koruyuculuk kalkanı sağlayabileceği aklımızdan çıkarılmamalı. İyimser olmak sadece karakter yapısına bağlı olan değil üzerine düşünüldükçe geliştirilebilir ve öğrenilebilir bir tercihtir.
Kaynaklar,
https://www.cdc.gov/coronavirus/2019-ncov/daily-life-coping/managing-stress-anxiety.html?CDC_AA_refVal=https%3A%2F%2Fwww.cdc.gov%2Fcoronavirus%2F2019-ncov%2Fprepare%2Fmanaging-stress-anxiety.html
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC2894461/
https://scholar.google.com.tr/scholar?q=Mutluluk+ve+Yaşam+Doyumunun+Yordayıcısı+Olarak+İyimserlik&hl=tr&as_sdt=0&as_vis=1&oi=scholart
https://www.researchgate.net/publication/330003342_Yasam_Boyu_Saglikli_Yasam_ve_Iyilik_Hali
Photo by Anthony Tran on Unsplash
Photo by Obi Onyeador on Unsplash
Photo by Aaron Blanco Tejedor on Unsplash
Photo by Jared Rice on Unsplash