Ev İşlerinin Sonsuz Döngüsü

Sık sık aynı hataya düşüyorum. Bile bile göz göre göre. Kalkıyorum daha kalkar kalmaz yeterince enerjim yok sanki günü döndürmeye. Anlamsız bir yorgunluk ve isteksizlik hali. Uykusuzluk değil, hastalık değil, depresyon değil dümdüz bir isteksizlik. Yataktan kalkıp koltuğa devriliyorum elimde telefon karşımda televizyon, bazen bir yazı daha, bir hikaye daha, bir fotoğraf daha, bir bölüm daha bakıyorum akıp gidiyor zaman. Hadi diyorum kalk saçmalama vakit en değerli şey onu kaybetme. Şu işleri hallet sonra bir kitap okur, biraz yürüyüş yapar, birkaç satır yazarsan kendine gelirsin en azından günü değerli hissedersin. Sonra kalkıp şunu halledivereyim diyerek, ev işlerinin sonsuz döngüsü içinde kayboluyorum. 

Hallediverilecek işler… Yemek, çamaşır, bulaşık, ütü, temizlik, alışveriş. Ne kadar yaparsan yap asla bitmeyebilen daha tamamen bitirmemişken en baştan başlanabilen işler. 

Zaten olmayan enerjiyi yatırdık mı ev işlerine. İşte o zaman görürsün aylardır silinmeyen dolabın altını. Sanki mutlaka yapmalısın o anda, dolapların üstü yağ mı olmuş? Perdeler ne zaman yıkanmıştı en son? Bir makina daha çamaşırdan ne çıkar? Bir şey çıkmayacak, katlanması, ütülenmesi ve yerleştirilmesi gereken 20 çamaşırdan fazla. Ütü açılmışken bekleyenler de ütülenecek tabii. Ee dolapta biraz düzeltilecek yeniler konarken, çamaşır biraz tozuttu mu ne?

Ev işlerinin sonsuz döngüsü böyle sürüp gidecek. Artık hiçbir şey yapmak istemeyeceğin ana kadar. Yarın diyeceksin yarın kendime vakit ayıracağım. O yarını beklerken bir bakarsın mevsimler değişir. Yapmak istediğini sandığın şeyler artık manasız gelmeye başlar.

Evren değil aslında bize karşı olan kendimimiz. Azıcık olsun kendini ön plana koymayı bilemeyen sonra da şunu yapmadım, bunu beceremedim diye kendi kendini yiyip bitiren. O halde bazen yapılması gerekenleri bir kenara itip kendi sevdiğinden, istediğinden başlamalısın. Buna iyi hissetme fikrine tutunmak diyelim mesela. 

Ev tozlanmış olsun önce kitabımı okuyacağım. Yemek yok ama spora gideceğim ve bu akşam kahvaltı edeceğiz. Çamaşır birikmiş olsun, belki giyerim diye yıllardır dolapta sallandırdığım kıyafeti giyeceğim yarın. Çünkü bugün, hemen, şimdi kendim için bir şeyler yapacağım. 

Denemeye değmez mi? 

Daha fazlası için bizi takip etmeyi unutmayın!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.