Kadın ve Erkek Eşit midir?

Kadın ve Erkek Eşit midir?

İçindekiler

Kadın ve Erkek Eşit midir?” sorusunu içinde bulunduğumuz yıllarda dile getirmek zorunda kalmak çok çok üzücü. Yıllardır bir adım dahi ilerleyememiş bir tür olduğumuzun da  yansımasıdır bence.

Kadın ve Erkek Eşit midir?

Yıllar geçiyor, dünya değişiyor, hükümetler devriliyor ama insanoğlu bu konuda evrilmeyi başaramıyor.  Çoğu ailede kadınlara hala Kadının Adı Yok, kadının söz hakkı yok, kadının düşünmesine bile gerek yok gibi davranılıyor. “ Kadın evde hizmetçi, sokakta ailenin namus temsilcisi, yatakta da kocasının hizmetçisidir!” algısı yıllar geçmesine rağmen üzülererek söylüyorum ki yıkılamıyor.

Geçen günlerde Kadınvs. ekibinden bir arkadaşımın gönderdiği videoyu örneklemek istiyorum. Bir kız ve aynı yaşlarda bir erkek çocuk, ikisine de odada yerde bulunan topları renklerine göre ayırarak toplamaları söyleniyor. Çocuklar söyleneni yaptıktan sonra ödül alıyorlar. Ama o da ne? Erkek çocuğuna bir bardak dolusu ödül var iken, kız çocuğuna yarım bardak veriliyor ve bunun sebebinin sadece ve sadece “kız” olmasından kaynaklandığı belirtiliyor. Küçücük çocuklar, birbirlerine bakıp bu davranışın mantıklı olmadığını, iki kişinin de aynı işi yaptığını iddia ediyorlar ve bardaklardaki ödüller adil davranabilmek adına eşitleniyor. Bu bir deneydi tabii. Bize öğretilenlerle, gördüklerimizle, işittiklerimizle büyüdüğümüz hayatın gerçeği var. Her bir çocuk o deneye katılan çocuklar kadar avantajlı ve eşitlikçi bir ortamda büyüme hakkına sahip değil ne yazık ki. 


Pekii, kadınların düşünmesine izin vermezsek, kendilerini ifade edecek söz haklarını ellerinden alırsak, onlara hiçbir özgürlük alanı tanımaz onları geliştirip, onların eğitilmelerine izin vermez isek ne olur?
Toplum denilen o topluluk, koca bir lağım çukurundan ibaret olur.
Kadınlar öldürülür de, sokak ortasında vahşice dövülür, kadın avına çıkılacağına dair ileri derecede sapkınlar tarafından ayan beyan tweetler de atılır, hatta densizler çeneleri tutmaya tenezzül etmeyip- hep haklı olduklarını düşünüp- kılık kıyafet saç makyaj ne varsa, çoğunluk olduklarında doğru olduklarını düşünerek, sizlere sözlü tacizde bulunurlar. Bütün bunların üzerine, hukuk dediğiniz haklarınızı savunabileceğiniz en adil yargılama çerçevesi de yozlaşıp, çoğunluğa katılırsa, işte o zaman KADINLAR olarak ötekileştirilmekten ve bize yakıştırılan kalıplardan nasıl sıyrılabiliriz?

Kadın ve Erkek Eşit midir? Eşittir ama Nasıl?


Eşitliği yakalamak zorunda kalan biz kadınlar için bize dayatılan kalıplardan nasıl sıyrılabiliriz?
yıllardır vermek zorunda olduğumuz bu mücadeleyi, iş hayatımızda olsun, akraba ilişkilerimizde, sokakta, yatakta evde nasıl sonlandırmayı başarabiliriz?
Öncelikle eğitim demek zorunda kalıyorum. Toplumun en küçük birimi “aile” ve en önemli eğitim, geleceğimizi şekillendirebileceğimiz eğitim ailede başlıyor.
Aile eğitimi, aileyi oluşturan bireylerin, eşit iş yükü ve saygıyla birbirlerine yaklaşabildiği ortamları oluşturmak şart. Ailede bulunan en küçük birey bu ortamı gözlemleyip, doğru olanın bu olduğunu ilk bilgilerinin arasına sıkıştırmalı. Ama bunu sadece bir iki aile ile yapmak mümkün değil, bu bir toplum hareketi olmak zorunda. en ücra köşeden, en metropolündeki evlerin içine kadar uygulanabilirse, o zaman gelecekteki nesilleri kurtarabiliriz. İlk başlarda bu uygulamalar tabii olarak isyan çıkartılacak kadar büyük tepkilere yol açacaktır. Alışılmış 21. yy köle sisteminden kim ayrılmak ister!

Kalıplar, söylemler , cinsiyetçi ifadeler… Her şeyi bir kenara bırakıp sıyrılabilmek, dilde köklü değişiklikler… Davranışlar, hitaplar, eylemler…
Uygulanabilecek yöntemleri düşünürken aklımda çınlayan bir kitap “ Kadınlar Ülkesi”… 

Eğitimle birlikte uygulanmaya başlayan, sadece insan olma ve birlikte başarabilme duygusuyla, kaybolan adalet ve vicdanımızı geri çağırma fırsatı doğacaktır.

Sadece insan statüsüne indirgenmiş, “cinsiyetçilik “ kelimesinin kullanılmasına gerek kalmayan yarınlar için hala bir umudumuz var.

Paylaş