Mutlaka Okunması Gereken Stephan Zweig Kitapları

Sanıyorum bu güne kadar Stephan Zweig okumayan kalmamıştır. Benim için sürekli okusam da bir türlü bitiremediğim bir yazardır. Eğer hala okumayanlar varsa hiç üzülmeyin, müthiş bir keşif sizi bekliyor. Bu yazıda mutlaka okunması gereken Stephan Zweig kitapları, kısa hayat hikayesi ve Türkçe’ye çevrilmiş tüm eserlerinden bahsedeceğim.

Bazen uzun bir roman okumaya konsantre olamadığımda ya da bir seyahate çıkarken el çantamda az bir yer kaldığında mutlaka onun kitaplarından biri hayatımı kurtarır. Kolay okunan dili, eskimeyen konularıyla hayranlık beslediğim yazarlardandır.

Stephan Zweig Kimdir?

Stephan Zweig 1881-1942 yılları arasında yaşamış, Avusturyalı yazar. Yazının her türüyle ilgilenen Zweig; romandan tiyatroya, biyografiden şiire kadar geniş bir yelpazede eserler vermiş. Maalesef ki hayatının uzun bir kısmını savaş ortamında geçirmiş ve savaşın yıkıcılığından nasibini almıştır. Savaşın çirkinliklerini eserlerine de yansıtmıştır. Nazi yönetiminin baskısını gördüğü için Londra, Portekiz ve Brezilya’da yaşamıştır. 1942 yılında eşiyle birlikte hayatına son vermiştir. 

Stephan Zweig Kitapları

Stefan Zweig’i daha yakından tanımak isteyenler “Günlükler” adlı kitabından zevk alacaktır. Ölümünün ardındaki sebepleri merak edenler ise Laurent Seksik’in yazmış olduğu “Stefan Zweig’ın Son Günleri” adlı kitabı okuyabilirler. 

Stephan Zweig Kitapları: Mutlaka Okunması Gereken 4 Eser

Stefan Zweig – Postacı Kız

İlk önerim Stephan Zweig’in en bilinen kitaplarından biri değil, ama kaç Zweig kitabı okursam okuyayım bu kitabın yeri hiç değişmedi. Her zaman birinci. Sanıyorum en uzun Stephan Zweig kitabı, 300 kusur sayfa idi. Anlatılanlara göre Zweig on yıl kadar yayınlanmasına izin vermeyip üzerinde çalışmaya devam etmiş. Kendinizi Postacı Kız’ın yerine koymamanız imkansız, Zweig’la birlikte postacı kızın zihnine girmeye hazır mısınız? 

Kitap Arkası: Kendi yasalarına karşı geldiğinde hemen her zaman başarısızlığa uğrarsın. Kanunlardan, kurallardan, anayasadan ya da polisten bahsetmiyorum. Onlarla kim baş edilebilir. Ama herkesin kendi yasaları vardır.

Christine, 1. Dünya Savaşı’nın hemen ardından yaşanan zorlu koşullarda Avusturya’nın küçük bir köyünde postanede memurluk yapmakta, bir taraftan da hasta annesine bakmaktadır. Bir öğleden sonra boş ofiste sıkıntıyla otururken telgraf cihazının tıkırtılarıyla canlanır. Telgraf kendi adına gelmiştir, üstelik Amerika’da yaşayan zengin teyzesi onu İsveç Alplerindeki bir otele davet ediyordur. Baş döndüren bir tren yolculuğunun ardından Christine dünyanın zirvesine ulaştığında, daha önce hayal bile edemeyeceği ayrıcalıklarla dolu bambaşka bir hayatla tanışacaktır. 

Stefan Zweig – Amok Koşucusu

Stefan Zweig bu kitabında bize psikolojiden ne kadar çok anladığını kanıtlıyor. Bir doktor her zaman ve sadece etik değerler üzerinden mi değerlendirmelerini yapar? Hiç hataya düşmez mi? Bu doktorun hayatı bir seçiminden ötürü tamamen değişecek…

Kitap Arkası: Amok Koşucusu doktor olarak yardıma ihtiyaç duyan bir insana el uzatmanın vicdani yükümlülüğüyle kendi karmaşık duyguları arasında sıkışıp kalan bir adamın hikâyesidir. 

Hollanda Doğu Hint Adaları’nda görev yapan bir doktor, dara düşüp kendisine başvuran çok zengin bir kadının “yardım” talebini geri çevirir. Zira kadının mağrur ve hesapçı tavrı karşısında büyük bir öfkeye kapılmış, gururuna yenik düşmüştür. Ancak söz konusu olan insan hayatıdır. Kısa süre içinde pişmanlığın pençesine düşer. Kadına yardım etmeyi saplantı haline getiren doktor, Malezya halkında rastlanan bir nevi öldürücü delilik olan hummanın, amokun etkisi altına girer.

Stefan Zweig – Korku 

Gerilmeye hazır olun, baş karakter Irene’nin vicdan azabı, yaptıklarının ortaya çıkacağına dair endişesi ve kaybetme korkusu ile yüzleşmesinden bahseden kitabı son sayfasına kadar elinizden bırakamayacaksınız. Bakalım yaşadığı korku İrene’nin psikolojisini alt üst ederken siz neler hissedeceksiniz?

Kitap Arkası: Rahat ve korunaklı bir yaşam süren saygın bir kadın, sekiz yıllık evliliğinden sıkılmış, burjuva dünyasının kozasından çıkarak kendini genç bir piyanistin kollarına atmıştır. Ancak bu gizli ilişkiden haberdar olan bir şantajcının ansızın zuhur etmesiyle, hayatında yeni farkına vardığı bütün güzellikleri yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kalır ve kahredici bir korkunun pençesine düşer. Korku insanı bilinçdışına itilmiş utanç verici deneyimlerden, bastırılmış pişmanlıklardan özgürleştirebilecek güçte bir yapıt.

Stefan Zweig – Satranç

Satranç kitabı Stefan Zweig’in en çok okunan kitaplarından biridir. Her kitabı gibi tek solukta okunabilecek bir eser. Üçü birbirinden farklı adamın hayatını Buenos Aires’e giden gemideki satranç turnuvasında öğrenmek ister misiniz? 

Bonus olarak bu kitabı Okan Bayülgen’in sesinden Youtube’dan dinleyebilirsiniz. Dinlemek için tıklayınız.

Kitap Arkası: Kitap, eserde adı belirtilmeyen baş karakterin New York’tan Buenos Aires’e giden bir gemiye binmesiyle başlıyor. Öykü boyunca anlatıcılık rolünü üstlenen baş karakter, dünya satranç şampiyonu Mirko Czentovic’in de gemide olduğunu öğreniyor. Onunla bir maç yapmak istiyor ancak Czentovic buna hiç de istekli görünmüyor.

Bunun üzerine baş karakter, onun dikkatini çekebilmek için McConnor adlı bir adamla satranç masasına oturuyor. Oyun yine de Czentovic’in dikkatini çekmeyi başaramıyor. En sonunda McConnor, Czentovic’e para karşılığı maç teklif ediyor. Ancak bu şekilde ikna edilebilen Czentovic, böylelikle masadaki yerini alıyor.

McConnor kaybedeceği bir hamle yapmak üzereyken, yabancı bir ses duruma müdahale ediyor. Kitapta Dr. B. adıyla verilen sesin sahibi, satrançtaki hünerini Czentovic’ten apayrı bir hikayeye borçlu olarak anlatılıyor. Kitabın gelişme bölümünün doruklarında, ikili arasında kıyasıya bir rekabet gelişiyor. Öyle ki iş artık, satrançtan ziyade savaşın acı bir temsiline dönüşüyor.

Stephan Zweig Kitapları: Tüm Eserleri

Stephan Zweig’ın Türkçe’ye çevrilmiş tüm eserlerini merak edenler için listemiz ise aşağıda. Benim 11 tane okundu işaretim var. Peki ya sizin?

  • Acımak
  • Amerigo
  • Amok Koşucusu
  • Ay Işığı Sokağı
  • Balzac
  • Bilinmeyen Kadının Mektubu
  • Bir Çöküşün Öyküsü
  • Bir Kadının Yaşamından 24 Saat
  • Bir Kalbin Çöküşü
  • Brezilya / Geleceğin Ülkesi
  • Calvin’e Karşı Castellio ya da Köleliğe Karşı Özgür Düşünce
  • Clarissa
  • Değişim Rüzgarı
  • Dünün Dünyası
  • Émile Verhaeren
  • Erika Ewald’in Aşkı
  • Geçmişe Yolculuk
  • Gömülü Şamdan
  • Günlükler
  • Hayatın Mucizeleri
  • İnsanlığın Yıldızının Parladığı An
  • Jeremiah
  • Joseph Fouche
  • Karmaşık Duygular
  • Kendi Hayatını Yazan Üç Yazar: Casanova, Stendhal, Tolstoy
  • Kendi Hayatının Şiirini Yazanlar
  • Kendileriyle Savaşanlar
  • Kızıl
  • Kitapçı Mendel
  • Korku
  • Leporella
  • Lyon’da Düğün
  • Macellan Bir İnsan Bir Yaşam
  • Marie Antoinette
  • Mary Stuart
  • Mecburiyet
  • Montaigne
  • Mürebbiye
  • O muydu?
  • Olağanüstü Bir Gece
  • Postacı Kız
  • Rahel Tanrı İle Hesaplaşıyor
  • Rotterdamlı Erasmus / Zaferi ve Trajedisi
  • Ruh Yoluyla Tedavi
  • Sabırsız Yürek
  • Satranç
  • Şeytanla Savaş: Hölderlin, Kleist, Nietzsche
  • Tehlikeli Merhamet
  • Unutulmuş Düşler
  • Üç Usta: Balzac, Dickens, Dostoyevski
  • Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castellio Calvin’e
  • Yakıcı Sır
  • Yarının Tarihi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.