Son Dönem Türk Dizilerindeki Dram Pornosu

Diziler olmazsa olmazımız, buna kimsenin itirazı yok. Zaten diziler hobimiz. Akşamları işten döndüğümüzde ya da evde yorgun bir gün geçirdiğimizde ilk işimiz televizyon karşısına geçip kafa dağıtmak için kanalları gezmek oluyor. Fakat son dönemdeki dizileri göz önüne alınca, izlerken kafa dinlemenin mümkün olduğunu söyleyebilir miyiz? Bütün diziler ya psikolojik ya da fiziksel şiddet içerirken… Son dönem Türk dizilerindeki dram pornosu çok fazla değil mi?

Bu aralar bir psikiyatristin kitaplarından uyarlanan diziler 3 farklı kanalı süslüyor. Şahsen bu uyarlamaların mantığını anlayabilmiş değilim çünkü kitaplarla uyarlanan dizilerdeki tek benzerlik karakterlerin isimleri oluyor. Kitaplarda gerçek insanlar, gerçek hayatlar varken dizilerde tek görebildiğimiz melek gibi bir başrolün başına gelen felaketler silsilesi. Kitaplardaki gerçek insanların gerçek tepkileri var oysaki uyarlama karakterler ya aşırı iyi ya aşırı kötü, siyah ya da beyaz var, gri yok. Kitaplarda karakterlerin başına iyi ve kötü bir sürü olay geliyor, dram pornosu tadında uyarlanan türk dizilerindeki karakterin başına önce kötü olay geliyor, sonra daha kötü, sonra ise daha da kötü.

Spesifik olmak gerekirse Camdaki Kız dizisinden örnek vereceğim…

Nalan karakterine her gün giydirilen o “bekaret” korsesi ne anlama geliyor, hangi yaratıcı zekanın ürünü? Yakında bu bekaret korseleri satışa sunulursa şaşmamak gerek çünkü eminim toplumumuzda bu uygulamayı “mantıklı” bulmuş zihniyetler vardır. Reyting için bekaret korsesi şart mıydı, Nalan’ın yaşadığı psikolojik acılar bekaret korsesi ile mi perçinlenmeliydi? Ayrıca, bu kızın hiç mi çişi altına kaçırmadı yahu?

Belirtmeden geçemeyeceğim, Camdaki Kız kitabındaki Nalan’ın hikayesi, dizideki çakma Nalan’ın hikayesinden binlerce kat etkileyici ve gerçek. Bir dizi uyarlarken illaki aşk ekseninde uyarlamaya çalışmasak ve başrolleri dünyanın en iyi kadını/erkeği şeklinde vermesek elimizde daha kaliteli yapımlar olur belki.

Bir yıldan fazladır zaten zorlu bir sürecin içindeyiz. En azından dizi izlerken gündemden uzaklaşmak istiyoruz fakat bu sefer de psikolojisi bozuk insanların dünyasına dahil olmak zorundayız. Aklıma Devlet Bahçeli’nin attığı bir tweet geliyor: “Hiç mi gülmeyeceğiz?”

Daha fazlası için bizi takip etmeyi unutmayın!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.