Bir Küçük Dolandırılma Hikayesi

Bir Küçük Dolandırılma Hikayesi

Ev Kiralarken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Geçenlerde size taşınma telaşemden bahsetmiştim hatırlarsanız. Bir Küçük Dolandırılma Hikayesi ile de şimdi başımdan geçenleri anlatmak istiyorum sizlere. 

Bir Küçük Dolandırılma Hikayesi

Ben evi tuttum, bir güzel taşındım vs. Buraya kadar her şey çok güzel gidiyordu taa ki emlakçı benden komisyon isteyinceye kadar. Bunu diyorum; çünkü ben evi direkt ev sahibinden tutmuştum emlakçı da ev sahibinin arkadaşıydı. Her neyse ben yine de adama mesaj attım, “ bana iban atar mısınız?” falan diye. Adam benim mesajımı görüldü yaptı ve cevap vermedi, bana ev sahibi geri dönüş yaptı mesajla ve şunları yazmıştı: “Onun ibanı yok sen parayı bana at, ben ona veririm.”  Dedim ki, bu işte bir iş var. Hemen diğer tanıdığım emlakçıya mesaj attım. Dedim durum böyleyken böyle. O da aradı beni, konuştuk. Sonra benim 6 aylık sözleşme imzaladığımı duyunca ayrıca bir söylendi bana. Çünkü sözleşmeye göre, haziran ayında bitiyor ve yaşadığım şehirde haziran ayında ev bulmak imkansız gibi bir şeymiş. Tabii ben bunu bilmiyordum, bu şehre yeni taşındığım için. 

Telefonu kapattık ama benim içim içimi yiyor. İş çıkışı sözleşmeyi alıp tanıdık olan emlakçının yanına gideyim. İş çıkışı koşa koşa eve gittim ve sözleşmeyi alıp emlakçının yanında aldım soluğu. Adam baktı etti sözleşmeye. Dedi ki bir yanlışlık var, ev sahibini aramak istiyorum ben. “Tamam.” dedim verdim numarasını. Aradı kadını ve hoparlörü açtı, kendisini tanıttı ne iş yaptığını falan söyledi. Ondan sonra kadın: “ şimdiye kadar siz yoktunuz, nerden çıktınız?” diye sesini yükselterek konuşmaya başladı. Emlakçı da: “hanımefendi bizim derdimiz kavga etmek falan değil, sadece olayın ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz.” dedi. Kadın ondan sonra sesini düşürdü. Emlakçı sözüne devam etti, “Bu evin sahibi siz misiniz?” diye sorduğunda asıl bomba orda patladı. Kadın dedi ki: “Hayır, ben de o evde kiracıyım.”

Bir Küçük Dolandırılma Hikayesi

 Ben şok, emlakçı şok herkes sırayla olayı anlamaya çalıştı falan. Daha sonra da kadını yüz yüze konuşmaya davet ettik. Ertesi gün oldu ve yüz yüze geldik pişkin pişkin oturdu karşıma. Benim elimde de sözleşme var. Ben tabii oraya hazırlıklı gittim avukatla falan görüştüm. Durumumu anlattım ve bütün yasaların benden yana olduğunu öğrendim. Çünkü kadın hem evrakta sahtecilik hem de vergi kaçakçılığı yapmış oluyordu. O an savcılığa gitsem onu her türlü cezaya çarptırabilirdim. Kadına da açık açık söyledim bunu. Öncesinde artistlik yapan insan, “ aman yapma etme…”  demeye başladı. 

Uzun lafın kısası; ben yeni eve taşınırken aslında dolandırılmışım ama neyse ki emlakçıya komisyonu kaptırmadım. Şimdi ben yeniden ev arıyorum ve bundan sonra artık sütten ağzım yandığı için yoğurdu üfleyerek yemeyi bırakın gerekirse sütü eve bile sokmam. O derece ders çıkardım. Sizlere de tavsiyem böyle çapulculara pabuç bırakmamak adına ev tutarken her şeyini irdeleyin ve asla ama asla hiç kimseye güvenmeyin. 

Çok kötü bir devirde yaşıyoruz. Üzülerek söylüyorum ki kötü insanlar virüslerden daha hızlı çoğalıyor bunu canlı canlı yaşadım ve onayladım.

Photo by Evelyn Paris on Unsplash

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.