Hastalıklardan korunmak için bağışıklık sisteminin nasıl güçlendirileceğine dair pek çok teori var, özellikle de soğuk ve bahar ayları gibi geçiş mevsimleri ile ilgili olarak, daha çok insan, “hastalıktan kaçınmak” için yapılabilecekler üzerine düşünüyor. Bağışıklık sistemini güçlendirmek bunun ilk adımı. Peki ama nasıl? İşte bazı mitler ve gerçekler.
1. Daha fazla meyve ve sebze yemek bağışıklık sisteminizi güçlü tutabilir.
Doğru. Bu zaten çok eskilere dayanan bir deyiş değil mi? Meyvelerinizi ve sebzelerinizi yemeniz gerektiğine dair bir hikaye. Araştırmalar, sebze ve meyveleri düzenli olarak yiyenlerin, yemeyenlere göre daha sağlıklı olma eğiliminde olduğunu göstermiştir. Bağışıklık sisteminizin virüsler ve bakterilerle savaşmasına yardımcı olabilecek çeşitli besinlerdir. Hastalıklarla savaşmaya yardımcı olan farklı antioksidanları ve bitki bazlı besinleri olan fitokimyasalları tüketmek için her gün bir gökkuşağı yemeye çalışın.
2. Vitaminler ve takviyeler, hastalıkları önlemeye yardımcı olabilir ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayabilir.
Yanlış. İyi bir günlük multivitamin, sağlıklı bir beslenmedeki tüm boşlukları doldurmaya yardımcı olabilir, ancak tamamen doğal gıdalardan elde edilen yüksek kaliteli beslenmenin yerini tutmaz. Birçok insan soğuk algınlığını önlemek için yüksek dozda C vitamini alır. Bununla birlikte, bu gerçekten büyük bir fayda sağlamaz çünkü C vitamini suda çözünür, yani vücut onu depolayamaz ve vücuttan idrar yoluyla atılır. A vitamini bağışıklık sistemi için önemlidir, ancak yağda çözünür, yani vücutta depolanabilir. Bununla birlikte fazlası; A Vitamini toksisitesine yol açabilir.
Pek çok şirket şu anda içinde çinko bulunan soğuk algınlığı önleme ilaçları satıyor, bu da soğuk algınlığını önlemeyi veya semptomları daha hızlı hafifletmeyi vadediyor. Birçoğu burun deliklerinde kullanılan bu ürünlerden bazılarının soğuk algınlığından korunma da bazı faydaları olduğu gösterilmiş olsa da, potansiyel olarak kalıcı koku kaybına neden oldukları da ortaya çıkmıştır. Ayrıca, tüm soğuk algınlıkları ve grip vücuda burundan girmez.
3. Yeterince uyumak bağışıklık sisteminizi güçlendirebilir.
Doğru. Uyku ve sağlıklı bir bağışıklık sistemi arasında güçlü bir bağlantı vardır. Unutulmaması gereken ana nokta, yüksek kaliteli uyku olması, yani bedene ve zihne ferahlık ve şifa sağlayacak kadar derin uyku olmasıdır. Araştırmalar, ortalama bir yetişkinin gecede 8 saate ihtiyacı olduğu konusunda hemfikir olmakla birlikte, son araştırmalar, çok fazla uyumanın sağlığımız üzerinde olumsuz bir etkisi olabileceğini de göstermiştir.
Ara sıra uykusuzluk bir sorun olmamalı, ancak kronik hale gelirse, uykunuzun kalitesini ve süresini iyileştirmek için adımlar atmalısınız. Aksi takdirde uyku yoksunluğu, kendinizi yorgun hissetmenize, bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve hastalıklara karşı savunmasız olmanıza neden olabilir. Bağışıklık sistemini güçlendirmek için düzenli uyuma saatleri ve yükselen zamanlardan oluşan iyi bir uyku rutinine girin ve sağlığınız için ne gibi bir fark yaratabileceğini görmek için buraya buyurun.
4. Öksürürken ağzınızı kapatmak mikropları uzak tutabilir.
Yanlış. Bu, hastalığın yayılmasını durdurmasına yardımcı olabilir, ancak evinizdeki ve yakın çevrenizdeki herkes aynı şeyi yapmadıkça hastalıkları önlemenize yardımcı olacak pek bir şey yapmıyorsunuz sayılır. Soğuk algınlığı ve grip mikropları gibi virüslerin kapı kolları, telefonlar, tezgahlar ve daha fazlası gibi çeşitli yüzeylerde de hayatta kalabileceğini unutmayın. Ellerinizi sık sık yıkayın ve yüzünüze, özellikle burnunuza, ağzınıza ve gözlerinize dokunmaktan kaçının.
5. Pozitif bir zihin, bağışıklık sisteminizi güçlendirebilir.
Doğru. Ruh halinin bağırsak üzerindeki etkileri sizi şaşırtacak kadar çok. (Bir tavsiye olarak; Büyüleyici Bağırsak, Giulia Anders’i okuyabilirsiniz.) Hukuk öğrencileri üzerinde yapılan bir araştırma, bağışıklık sistemlerinin, çalışmaları hakkındaki düşüncelerinden doğrudan etkilendiğini gösterdi. İşlerin iyi gittiğini hissediyorlarsa, daha iyi bir bağışıklık sistemine sahiplerdi. Endişeli olduklarında bağışıklık sistemleri yavaşladı. Bu nedenle, iyi tarafa bakmak sadece zihinsel sağlığınız için değil, fiziksel sağlığınız için de iyidir.
Kapak Fotoğrafı: Kelly Sikkema on Unsplash